Bir zamanlar ülkenin birinde Sevgi Şehri adında küçük ve şirin bir şehir varmış. Bu şehrin halkı; sevecen, sıcakkanlı, yardımsever ve duyarlı bir halkmış. Herkes birbirine yardım etmek için yarışıyormuş gibi ellerinden geleni yapıyorlarmış. İmece usulü bahçe, tarla, onarım, hayvan bakımı ve benzeri konularda tüm işleri yapıyorlarmış.
Sevgi şehrinde çiçekler, ağaçlar, tüm hayvanlar, bu şehirden geçen bütün ırmaklar bile sevgiyle coşarmış. Çocuklar sokaklarda güven içinde oynarmış. Ayrıca eğitim bu şehirde çok önemliymiş. Her mahallede bir tane kütüphane varmış. Kitap okumayı çok severlermiş. Hatta bu şehirde 7’den 70’e herkes kitap okurmuş. Elden ele sevginin tohumlarını ekip biçerlermiş.
Ülkenin diğer şehirleri Sevgi Şehrini çok ama çok kıskanırlarmış. Kıskanan şehirlerin birinde bir toplum insan bu şehri kötülükle doldurmak istemiş. Ve zaman kaybetmeden yola çıkmışlar. Sevgi Şehrinin kapısına geldiklerinde gördüklerine inanamamışlar. Söylenenlerden daha güzelmiş. Hayretler içinde baka kalmışlar. O kadar güzel bir manzara varmış ki karşılarında kuşlar cıvıl cıvıl, çiçekler rengarerenk, sokaklar tertemiz, insanlar şen şakrak, çocuklar neşeli, gökyüzü bile gülüyormuş adeta…
Kıskanan bu topluluk hemen harekete geçmiş. Herkese bir bir nifak tohumu ekmişler.
O günden sonra Sevgi şehri insanları; saygısız, duyarsız, birbirini düşünmemeye başlamışlar. Bu durum gittikçe çıkılmaz bir hal almış. Sevgi kütüphanesi bomboşmuş. Anne babalar güvenle koşup oynayan çocuklarını sokağa bile çıkarmaz olmuş. Kimse kimseye yardım etmiyormuş. Balkondaki çiçekler, kuşlar, bu şehirden geçtiğine sevinen ırmak artık coşmuyormuş. Şehrin bilge insanları bu duruma çok üzülüyormuş. Hemen şehir halkını eskiden eğlendikleri meydana toplamışlar. ”Bize neler oluyor? Yabancı kötü insanların sözlerine inanmayın. Birlik olup eski günlerimize geri dönmeliyiz.” demişler. Ve birlikte olup kötü yabancıları şehirden kovmak yerine
onlara ikramlarda bulunup en iyi şekilde ağırlamışlar. Yabancılar yaptıklarından utanmışlar. Sevgi şehri halkından bir bir özür dilemişler. Söz vermişler, Sevgi Şehri gibi bir şehir büyüteceklerine. Kendi şehirlerine giderken sevgi tohumları almışlar.
Sevgi Şehri eski günlerine kavuşmuş. insanlar el ele, çocuklar neşe içinde yeniden yüzleri gülmeye başlamış. O günden sonra Sevgi Şehri mutluluk ile anılmış
♥️