Baysal Bey; Soylu bir ailenin yiğit beyi idi. Baysal Bey’in obası şanlı ve varlıklı bir obaydı. Her oğuz beyi ibretle bakardı şanlı obaya. Çin İmparatorluğu’na yakın bir obaydı. Çin İmparatoru bu obayı ele geçirmek istiyordu. bir oğlu vardı.
Çinliler Baysal Bey’in obasına düzenlemeye karar verir. Kafalarından geçen şöyle idi… Baysal Bey ve alplerini kendilerine çekip obaya baskın yapacaklardı. Altı bin Çinli kafir yola çıktı. Ormanda gizlenen Baysal Bey’in ulağı hemen kızıl atıyla haber uçurur. Baysal Bey bunu duyunca hazırlık yapar. Mancınıkları şanlı obanın etrafına dizer, yiğit okçulara ateşli ok hazırlatır.
Çinli kafirler gelmiş idi. Saldırıya geçtiler. Baysal Bey kafirler saldırmaya başladıktan sonra şunu söyledi:
Haydi yiğidim kalk uykudan,
Kafirler geldi sonunda,
Kılıçlarımız keskin ola,
Boyum sonuna kurban ola,
Yağız yiğidim kuşan ateşten gömleğini,
Bozkurttan pençelerini,
Sonumuz göğe uçmaksa
Tanrı yardım ede.
Baysal Bey’in bu sözlerine en gözde çadırdan bir yiğit çıktı, işte o zaman cenk başladı. Kafirleri gören bu yiğidin gözü karardı, gövdesi taş kesildi. Kılıcı keskin bilendi. Bütün Çinli kafirleri sıradan geçirdi. Bu kara günde Baysal Bey’in yiğidi büyük bir destan yazdı. Baysal Bey yiğidine döndü. Er meydanında ona Kara Bey adını verdi
Eymen BARUT.
Dede korkut hikayelerinden esinlendi
Çok güzel yazmışsın çok beğendim kalemine sağlık 👏👏♥️